10.01.2020
وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا بَعْضُهُمْ اَوْلِيَٓاءُ بَعْضٍۜ اِلَّا تَفْعَلُوهُ تَكُنْ فِتْنَةٌ فِي الْاَرْضِ وَفَسَادٌ كَب۪يرٌۜ (1)
وقال رسول الله
لا تَباغَضُوا ، ولا تحاسدُوا، ولاَ تَدابَرُوا ، ولا تَقَاطعُوا ، وَكُونُوا عِبادَ اللَّهِ إخواناً ، ولا يَحِلُّ لِمُسْلِمٍ أنْ يهْجُرَ أخَاه فَوقَ ثلاثٍ (2)
GÜN YARDIMLAŞMA GÜNÜDÜR!
Muazzez Müminler! Ademoğlunun dünyaya gönderilişinden bugüne kadar her devirde hak ile batıl arasında her zaman mücadele var olmuştur. Bu mücadele tevhid mücadelesidir ve bu mücadelenin son bekçisi Efendimiz Hz. Muhammed (sav) ‘dir. Tabi O’nun bu dünyadan Refik-i A’la’ya gitmiş olması bu mücadelenin sahipsiz kaldığı anlamına gelmemektedir. Aksine O (sav), bu kutlu davaya sahip çıkacak, onu yaşayacak, yaşatacak ve yayacak güzide insanlar yetiştirmiştir.
O’nun yetiştirdiği bu insanlar her zaman Hakk’ı savunmuş ve bir halel gelmesine asla müsaade etmemişlerdir.
Kıymetli Müminler!
Bugün İslam coğrafyası bu kutlu mücadelesini verirken diğer taraftan maalesef zulüm gören bir ümmet haline gelmiştir. Başta Filistin ve Suriye olmak üzere Doğu Türkistan, Kudüs, Arakan ve birçok İslam coğrafyası da bu zulmün muhataplarıdır.
Üzülerek ifade etmeliyim ki; Müslümanlar yekpare olmadıkça, cihat şuurunu edinmedikçe, kötülüğe eliyle, diliyle veya kalbiyle set koymaya gayret etmedikçe bu kan asla durmayacaktır.
Nitekim hutbemin başında okumuş olduğum Ayet-i Celile’de Rabbimiz; “Kâfirler de birbirlerinin dost ve yardımcılarıdırlar. Eğer siz aynı şekilde birbirinize arka çıkmaz ve destek olmazsanız, yeryüzünde ne götürüp ne getireceğini kestiremeyeceğiniz büyük bir fitne, kargaşa ve büyük bir bozgunculuk patlak verir” buyurarak adeta günümüze ayna tutmaktadır.
Kıymetli Kardeşlerim! Bugün İslam coğrafyası üzerine musallat olmuş ve her meydanda adeta cirit atan bu kan emiciler, bizler bu kadar bölündüğümüz için mi rahatça saldırabiliyorlar? Acaba bizde vahdet şuuru mu kalmadı? Yoksa bizleri mezhepçilik ve ırkçılık kavgasına tutuşturup gözlerimize örtü mü çektiler? Yoksa dünyayı, malımızı, ticaretimizi ve çocuklarımızı Allah ve Resulünden daha mı çok sevmeye başladık?
Bu suallerin cevapları verildiğinde bu zulümlerin sebeplerinden birini daha bulmuş olacağız.
Muhterem Müslümanlar!
Peygamberimiz (sav) buyuruyor ki: “”Birbirinize kin tutmayınız, hased etmeyiniz, sırt dönmeyiniz ve ilginizi kesmeyiniz. Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Bir müslümanın, din kardeşini üç günden fazla terketmesi helâl değildir.”
Bu hadis doğrultusunda kendimizi hesaba çekelim. Müslüman kardeşlerimizle ilgileniyor muyuz? Yoksa sırt mı çevirdik? Emir buyurulduğu üzere kardeş olabildik mi? Kaç gün daha Müslüman kardeşimizi kendi haline bırakacağız?
Evet, gün vahdet günüdür. Gün, uyanma günüdür. Gün, kardeşini hatırlama günüdür. Gün “Hak geldi, batıl zail oldu.” (3) Ayetini hatırlama günüdür.
Bu duygu ve düşüncelerle Rabbimden İslam alemini bütün bela ve musibetlerden muhafaza etmesini niyaz ediyorum.
Kardeşlerim!
O halde geliniz, hep birlikte mazlum kardeşlerimize el uzatalım. İdlib’te yatacak yer dahi bulamayan Müslüman kardeşlerimizin yardım çığlıklarına sessiz kalmayalım. Siz kardeşlerimizi de SMS yolu ile başlatılan yardım kampanyalarına davet ediyorum.
Türkiye Diyanet Vakfı için YARDIM yazıp 5601’e gönderip 10TL bağışta bulunabilirsiniz.
Kızılay için HİLAL yazıp 2868’e gönderip 10TL bağışta bulunabilirsiniz.
*(1) Enfâl Suresi 73. Ayet
*(2) Buhârî, Edeb 57, 58, 62
*(3) İsrâ Suresi 81.Ayet
* Nesl-i Ati Platformu tarafından hazırlanmıştır
