21.02.2020 HUTBE

21.02.2020

رَبَّنَا وَابْعَثْ ف۪يهِمْ رَسُولاً مِنْهُمْ يَتْلُوا عَلَيْهِمْ اٰيَاتِكَ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَيُزَكّ۪يهِمْۜ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ۟ 1
وقال رسول الله
ما نَحَلَ وَالِدٌ وَلَدًا من نَحْلٍ أَفْضَلَ مِنْ أَدَبٍ حَسَن 2
İLK EĞİTİM OCAĞI AİLEDİR
Muhterem Müslümanlar!
Bizleri yoktan var eden, hayat bahşeden, nimetleriyle lütufta bulunan ve bunların yanında bizlere dünyayı imtihan vesilesi olarak yaşanılabilir bir yer haline getiren Allah (cc); nasıl yaşamamız gerektiğini de bizlere elçileri vasıtasıyla bildirmiştir.
Bu vazifelerin en mühim olanlarından birisi de aile bilincine sahip olmak ve evlatlarımızı İslam ahlakına ve sorumluluklarına uygun bir şekilde yetiştirmektir. Çünkü Allah (cc) evlatlarımızı bizlere imtihan vesilesi kılmıştır. Bu sorumluluğa binaen Yüce Rabbimiz bizleri şöyle uyarmaktadır.
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا قُٓوا اَنْفُسَكُمْ وَاَهْل۪يكُمْ نَاراً وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ 3
“Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.”
Kendimizi ve ailemizi korumanın yolu ise Kur’an ve Sünnete tabi olmaktır.
Kardeşlerim!
Bugün fiziki olarak İslam coğrafyası birçok zulme maruz bırakılmaktadır. Topraklar işgal ediliyor, canlara kıyılıyor, nice anne evladından, kocasından acımasızca koparılıyor, mescitlerin kapılarına dikilen ehli küfrün uşakları bu işgalleriyle adeta cellat kesiliyorlar.
Fakat bunlardan daha tehlikeli bir husus varsa o da Müslümanları İslam ahlakından ve tertemiz fikirlerinden uzaklaştırma çabasıdır. Bu çabalar aynı zamanda bizleri İslam Medeniyetinden uzaklaştırma çabasıdır.
Günümüz şartlarını ve yetişme ortamlarını şöyle bir değerlendirdiğimiz vakit durumun ne kadar içler acısı olduğu gözümüzün önüne serilecektir.

Aziz Müminler!
Bizlere göz aydınlığı olacak yavrularımızı kime ve neye göre yetiştiriyoruz? Çocuğumuzun ahlaki gelişimini, okul dersleri ve not çizgeleri kadar takip edebiliyor muyuz? Kimlerle arkadaşlık kurduğunu, hangi mekanlara gittiğini, nerelerde zaman geçirdiğini, nasıl harcadığını sorgulayabiliyor muyuz?
Anne ve baba olarak evlatlarımıza, birbirimize karşı vazifelerimizi ne ölçüde hatırlatıyoruz?
Yoksa ufuklara bakmaktan vazgeçmiş evlatlarımızın eğilen başlarını cep telefonlarından, tabletlerinden ve kendilerini özgür addettikleri sosyal mecralardan kaldıramıyor muyuz? Eğer bütün bunlara evet cevabını verebiliyorsak kendimizi iyi bir ebeveyn olarak niteleyebiliriz.
Ancak bu sorular bizde olumsuz cevaplar ile karşılanıyorsa nerde yanlış yaptığımızı tefekkür etmek elzemdir.

Kıymetli Müslümanlar!
Bizler geleceğe ruhen, fikren ve bedenen sağlıklı bir nesil bırakmak istiyorsak, evlatlarımızı Kur’an ile Resulullah (sav) ile tanıştırmak mecburiyetindeyiz.
O’nun eğitim metodu başta olmak üzere ahlaki prensipleri, insani değerleri ve hayat biçimi her daim bizler için örnek olmalıdır.
İslam’a ve insanlığa faydalı bireyler yetiştirmek istiyorsak çocuklarımızın zihinlerini peygamber efendimizin güzide sahabelerinin örnek hayatlarıyla, İmam Azam ile, İmam Şafii ve İmam Gazali ile isimlerini zikrettiğimiz takdirde listenin sonunun gelmeyeceği sayıdaki ilim ve bilim adamlarımızın çalışma azimleriyle inşa etmek ve canlandırmak zorundayız.

Kardeşlerim!
Bütün bunlarla birlikte bu arzularımızın gerçekleşmesi için Hz. İbrahim’in yaptığı duayı bizler de dillerimizden düşürmeyelim. “Ey rabbimiz! Bizi sana teslim olanlardan eyle, soyumuzdan da sana teslim olacak bir ümmet çıkar. Bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et. Şüphesiz tövbeleri kabul eden, merhameti bol olan yalnız sensin.”
Unutmayalım ki çocuğumuza kazandıracağımız her güzel ahlaki davranış ve iyilik bizim hanelerimize mükafat olarak yazılacaktır.
Nitekim Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) buyurdular ki: “Hiçbir anne-baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır.”

Ebeveynler olarak evlatlarımızı, gelecek neslimizi bu hediyeden mahrum bırakmayalım. Bırakmayalım ki yarınlar bizim olsun.

Değerli Müslümanlar!
Önümüzdeki salı günü başlayacak olan üç ayları hatırlatmayı da görev bilirim. Bu mübarek ayların tövbe ve bağışlanma için fırsat ayı olduğunu bilelim. Yeniden tefekkür ederek hayatımıza en doğru biçimde yön verelim. Dosdoğru yoldan ayrılmamak için dua ve niyazlarda bulunalım. İslam aleminin barışı ve milletimizin bekası için askerimize, polisimize ve diğer güvenlik güçlerimize Rabbimizden nusret dileyelim.

*(1) Kur’an-ı Kerim Bakara Suresi 128.Ayet
*(2) Tirmizi, Birr, 23
*(3) Kur’an-ı Kerim Tahrim Suresi 6. Ayet

* Nesl-i Ati Platformu tarafından hazırlanmıştır.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir