İSLAM NİŞANESİ
İslam’ın şiiridir cami. Müslümanların yuvası ve yeryüzünün en güzel süsü…
Kurtuluş yolunda en çok uğradığımız, Müslümanlarca bir olarak toplandığımız, şimdilerde
uğrayıp bir selam dahi veremediğimiz mabedimiz. İçinde şükür, zikir ve dua ile hemhal
olduğumuz, bizi çepeçevre saran ihtişamının verdiği huzurla şifa bulduğumuz, şimdilerde
içinde el açıp bir amin dahi diyemediğimiz birlik bahçemiz. Örselenmiş ruhumuzu onarmak için
en sık saflara tutunduğumuz, hutbelerle nefsimizi uyardığımız, şimdilerde melül ve tenha
olanların arasına karışmış dua kapımız…
Koşa koşa camilere gitmek istediğimiz ama gidemediğimiz bu geçmeyen zamanlarda, en derin
hasrete gark olduk. Hasretin en acı tatlarından birini tadar olduk.
Her olayda bir hikmet olduğu gerçeğine dayanarak, vuku bulan bu hasrete de olabildiğince
hüsn-ü zan ile yaklaşmaktır bize yakışan. Öyle ki hak ediyorsak acıyı da tatlıyı da tadacağını
bilen ve bunun idrakına varanlardır Müslümanlar.
Biz Müslümanlar; kalbimize iki kat perde çektik, güneş almasına izin vermedik. Hasta ettik
kalbimizi. Kalbimizin hastalığı zamanla tüm ruhumuzu ele geçirdi. Dinimizde sonsuz değer
kredisi olan camileri göz ardı etti. Onu özleme itti. Şimdi Allah’ın evine gidememeyi hak
ettiğimizi büyük ızdırapla söyleyebiliriz .
Kendi ellerimizle zedeleyip incittiğimiz ruhumuzun acısını yeni duymaya başladık. Şimdi her
metre karesinin hüzne büründüğü Allah’ın evine karşı, meftun yüreklerimiz ama bir o kadar
mahcup içimiz.
Yeryüzünün en sevimli yerleri olan camilerimiz; yeterince ona gitmediğimiz, onu garip
koyduğumuz, vaktimizi ziyan ettiğimiz için dargındır belki bize. Belki sana şikayet etmiştir bizi
Allah’ım. Kızma bize Allah’ım. Subhan olan Allah’ım.
Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor: “Müslüman bir kimse mescitleri namaz ve zikir için kendine yer-
yurt edindiğinde, Allah onun bu durumuna, gurbetten dönen kişiye ailesinin sevindiği gibi
sevinir. “ Gurbetimizi bitir Allah’ım. Seni sevindirmek şerefini bize nasip et Allah’ım.
İmtihanımızı kolaylaştır Allah’ım. Rahman olan Allah’ım.
Nuruyla gelen ve en güzel misafirimiz olan “Ramazan-ı Şerif” ayında iyileşen ruhumuzu;
ihtişamıyla göz kamaştıran minareleriyle, hadi gel diye bağıran camilerimizdeki teravihler
taçlandırsın. Cumalarımız, bayram olduğunu yeniden hatırlasın. Camiler cemaatsiz,
Müslümanlar şefaatsiz kalmasın.
Aminler aminlere karışsın.