ZAMAN: BİZE BAHŞEDİLEN UMMAN
Zamanın ehemmiyeti nedir ?
Bismillahirrahmanirrahim
‘ 0 halde önemli bir işi bitirince hemen diğerine koyul [ inşirah 7 ]
” Kurtuluşa erecek o mü’minler her türlü boş söz ve faydasız işlerden yüz çevirirler [ Müminun – 3 ]
Öncelikle bu ayetlerden yola çıkarak şu emsali vermek istiyorum:
İmtihan salonundaki talebe her ânının istikbâli için ne kadar önemli ve etkili olduğunun nasıl bilincindeyse ve bu bilinçle en küçük bir ânını bile boşa harcamak eğilimi göstermezse, aynı şekilde bir mümin de
hayatının her anını faydalı, hedefine yaklaştırıcı ve neticede memnun kalacağı işlerle geçirmelidir.
Tabi buradaki zamanı hakkıyla harcamanın ölçüsü Rıza-ı ilahî olmalıdır. Zira Rabbimizin hoşnut olmayacağı fiiller ve mülahazalar ile harcayacağımız vakitlerimiz, bizlere haz verse de bu “oyalanmak”tan öteye geçmeyecektir.
Bahsettiğimiz bu “oyalanma” mefhumunun (kavramının) içeriğine şu hadisle katkı da bulunalım:
Kendisini doğrudan ilgilendirmeyen şeyi terk etmesi, kişinin iyi müslüman olduğunu gösterir !” [ Tirmizî ]
Bu çağın Müslümanları olarak bizler günümüzü Resulullah aleyhissalatu vesselamın emrettiği gibi dizayn etmez isek hem şahsî hayatımızda hem de içtimaî hayatımızda türlü sorunlar ile karşılaşırız.
Hayat ciddi bir iştir, her saniyesinin hakkını vererek yaşamak lazım der ihsan Fazlıoğlu. İstediğimiz takdirde bu yüzyılın teknolojisi ile saniyelere bile işlerimizi sığdırabilecekken neden yirmi dört saatlik bu lütfun bize yetmediğini söylüyoruz (?)
Gelin bu nimet, nikmete yani belaya dönüşmeden şu kararı alalım:
GECENİN FURSANI OLALIM !
Gecenin bereketine, gece yapılacak okumalara, çalışmalara, ibadetlere Muhammed Emin Yıldırım Hocamız şöyle dikkat çekmiştir:
Dava adamı geceleri yetişir !
Gecenin ruhbanı olamazsanız gündüzün fursanı (atlısı) olamazsınız. Gecelerinizi ihya edemezseniz, gündüzlerinizi inşa edemezsiniz
Birçok başarılı bilim adamının, zengin iktisatçıların, Peygamberlerin, Sahabelerin ve nice alimlerin gecelerine baktığımızda şunu görüyoruz: onlar gecenin tamamını bizler gibi uyuyarak değil çalışarak geçiriyorlardı ve nicesi bizimle aynı postmodern engellere dûçar olmasına rağmen çalışmaya devam etmekte.
Allame Taşköprülüzade derki:
Uyku hararetten kaynaklanır.
Ben geceleri uyumam yanıma suyumu alırım uykum geldikçe içerim. 0 da uykumu kaçırır
Uyumanın ölçüsü hakkında Nureddin Yıldız Hoca ilim talebelerinin en fazla altı buçuk saat uyumasını, ihsan Şenocak Hoca ise en fazla beş saat uyumasını tavsiye etmiştir.
Gelin bizler Yavuz Sultan Selim Han’dan öğrendiğimiz gibi Cumhurbaşkanımızın da uyguladığı dört saatlik uyku düzenine geçelim.
Gelin bize her gün bahşedilen yirmi dört saatin o dört saatlik kısmını dinlenerek geri kalan yirmi saatlik kısmını kendi alanlarımızda mücadele ederek, bu ülkeye fayda sağlayarak ve insanlığın iyiliği için uğraşarak geçirelim.
Günü bir bina gibi görecek olursak, gece bu binanın temelidir. Eğer bizler bu temeli atamazsak kolonlar ve çatı kısmını yaparken yani gündüz ki çalışmalarımızı gerçekleştirirken çoğu zaman verimsiz,
isteksiz ve başarısız oluruz.
Zaman; aklı, olgunluğu ve hizmeti artırmak için bize verilmiş en değerli sermayedir [ Thomas Mann ]